|
Röportaj: Kaan Alay
|
Usta müzisyen Aykut Gürel'in prodüktörlüğünde hazırlanan "Birdenbire" albümüyle dikkatimizi çeken Şatıroğlu ile müzik dolu, hoş bir sohbet gerçekleştirdik. Keyifli okumalar...
Öncelikle isminizden başlayalım. Ben klibinize internette ilk rastladığımda dikkatimi ilk çeken isminiz oldu. Şatıroğlu soyadınız diye düşünüyorum. Anlamı nedir? Neden bu isimle çıkmaya karar verdiniz?
Evet, belirttiğiniz gibi soyadım. Farklı anlamları mevcut. "Evine bağlı" olarak biliyoruz biz, ancak bunun yanında "neşeli" ve "güzel" gibi anlamları da var.
Genel çağrışımını severim ve farklı ortamlarda sadece soyadımla hitap edilmesine de alışığım. Daha kolay akılda kalabilmesi açısından da soyadımı kullanmayı tercih ettim.
Evet, belirttiğiniz gibi soyadım. Farklı anlamları mevcut. "Evine bağlı" olarak biliyoruz biz, ancak bunun yanında "neşeli" ve "güzel" gibi anlamları da var.
Genel çağrışımını severim ve farklı ortamlarda sadece soyadımla hitap edilmesine de alışığım. Daha kolay akılda kalabilmesi açısından da soyadımı kullanmayı tercih ettim.
Müzikle olan bağınız ve geçmişiniz nasıl? Kimleri örnek alıyorsunuz?
Müzik her zaman vardı, bizler sonradan olduk sanırım. Çünkü herkesin bir ilgisi vardır müziğe; futbolla, sporla dahi ilgilenmeyen birçok arkadaşım olmuştur ancak müzik dinlemeyeni görmedim. Ben de aynı şekilde küçük yaşlardan itibaren müzikle uğraştım ve farklı çalışmalarım oldu.
Süreçte önemi açısından şu noktayı belirtebilirim. İlk gençlik yıllarıma kadar şarkı söylemek benim için vazgeçilmezdi ve büyük keyif duyardım ancak bir süre sonra sesimin çok zorlandığını, bas ve tiz notaları zaman zaman basamadığımı fark ettim. Bu dönemde, üniversite eğitimine yoğunlaştığım için müzik biraz geri plandaydı ve çok derinlemesine düşünmeden bu durumu ergenlik ardından ses gelişiminin doğal bir sonucu olduğunu düşündüm. Ancak ilerleyen dönemlerde şiirleri ve kendi sözlerimi bestelemeye başlayınca, bunları söylemek için umutsuzca çaba sarfetmek durumunda kalıyordum. Bu umutsuz uğraşların ardından modern tıp :-) ve Dr.İsmail Koçak yardımıma yetişti. Kısa bir muayene ile ses tellerimi incelediği kamerasında oldukça büyük bir kist tespit etti ve ben de bu sevimsiz arkadaşla İsmail Bey’in monitöründe tanışmış oldum. Çok zararlı bir yapısı olmamasına rağmen uzun yıllar problem yaşamama sebep bu arkadaşmış ve geçirdiğim operasyonun ardından, kısa bir şan eğitimi ile müzikal anlamda daha sağlıklı bir sonuca varmış oldum.
Müzikte benim ilgilendiğim alan, daha ziyade, şarkı söyleme ve farklı türleri dinlemekti. Zaman içinde sevdiğim şiirleri besteleyerek şarkı yazma üzerine çalışmalar yaptım. Öncelikle Orhan Veli, Özdemir Asaf, Metin Altıok gibi şairlerin şiirleri üzerine çalıştım sonrasında kendi sözlerimi de yazmaya başladım. Ortaya çıkan şarkılar ve bunların icra edilmesi açısından kayda değer bir noktaya geldiğimde albüm için bir girişimde bulundum.
Örnek alınan, ilham veren kişiler açısından şunu söyleyebilirim: Çok önemli bir kültür sanat coğrafyasında yaşıyoruz ve bunun da etkisi ile ilham alınabilecek mertebede çok sayıda isim var. Bu soruyu müzik alanı için cevaplarsam, biraz da pop & rock klasikler anlamında, ilk olarak aklıma gelen şu sanatçıların bazı albümleri söz-müzik-aranjman bakımından benim için müthiş öneme sahiptir: Barış Manço, Cem Karaca, İlhan İrem, Sezen Aksu, Edip Akbayram, Erol Evgin, Zülfü Livaneli, MFÖ, Kayahan, Yeni Türkü...
Müzik her zaman vardı, bizler sonradan olduk sanırım. Çünkü herkesin bir ilgisi vardır müziğe; futbolla, sporla dahi ilgilenmeyen birçok arkadaşım olmuştur ancak müzik dinlemeyeni görmedim. Ben de aynı şekilde küçük yaşlardan itibaren müzikle uğraştım ve farklı çalışmalarım oldu.
Süreçte önemi açısından şu noktayı belirtebilirim. İlk gençlik yıllarıma kadar şarkı söylemek benim için vazgeçilmezdi ve büyük keyif duyardım ancak bir süre sonra sesimin çok zorlandığını, bas ve tiz notaları zaman zaman basamadığımı fark ettim. Bu dönemde, üniversite eğitimine yoğunlaştığım için müzik biraz geri plandaydı ve çok derinlemesine düşünmeden bu durumu ergenlik ardından ses gelişiminin doğal bir sonucu olduğunu düşündüm. Ancak ilerleyen dönemlerde şiirleri ve kendi sözlerimi bestelemeye başlayınca, bunları söylemek için umutsuzca çaba sarfetmek durumunda kalıyordum. Bu umutsuz uğraşların ardından modern tıp :-) ve Dr.İsmail Koçak yardımıma yetişti. Kısa bir muayene ile ses tellerimi incelediği kamerasında oldukça büyük bir kist tespit etti ve ben de bu sevimsiz arkadaşla İsmail Bey’in monitöründe tanışmış oldum. Çok zararlı bir yapısı olmamasına rağmen uzun yıllar problem yaşamama sebep bu arkadaşmış ve geçirdiğim operasyonun ardından, kısa bir şan eğitimi ile müzikal anlamda daha sağlıklı bir sonuca varmış oldum.
Müzikte benim ilgilendiğim alan, daha ziyade, şarkı söyleme ve farklı türleri dinlemekti. Zaman içinde sevdiğim şiirleri besteleyerek şarkı yazma üzerine çalışmalar yaptım. Öncelikle Orhan Veli, Özdemir Asaf, Metin Altıok gibi şairlerin şiirleri üzerine çalıştım sonrasında kendi sözlerimi de yazmaya başladım. Ortaya çıkan şarkılar ve bunların icra edilmesi açısından kayda değer bir noktaya geldiğimde albüm için bir girişimde bulundum.
Örnek alınan, ilham veren kişiler açısından şunu söyleyebilirim: Çok önemli bir kültür sanat coğrafyasında yaşıyoruz ve bunun da etkisi ile ilham alınabilecek mertebede çok sayıda isim var. Bu soruyu müzik alanı için cevaplarsam, biraz da pop & rock klasikler anlamında, ilk olarak aklıma gelen şu sanatçıların bazı albümleri söz-müzik-aranjman bakımından benim için müthiş öneme sahiptir: Barış Manço, Cem Karaca, İlhan İrem, Sezen Aksu, Edip Akbayram, Erol Evgin, Zülfü Livaneli, MFÖ, Kayahan, Yeni Türkü...
Aykut Gürel’le nasıl bir araya geldiniz?
İlk aşamada, ortaya çıkmış olan şarkılarımdan eleyerek 10 şarkılık bir albüm oluşturduk. Bu çalışmayı Erinç Köker ile gerçekleştirdik. Sonrasında bunu daha profesyonel bir seviyeye taşımak için arayışlarım sürdü. Bu süreçte şarkılarımı ve genel olarak müzikal tavrımı sınamak açısından önemli bir isim olan Aykut Gürel ile tanıştık.
İlk aşamada, ortaya çıkmış olan şarkılarımdan eleyerek 10 şarkılık bir albüm oluşturduk. Bu çalışmayı Erinç Köker ile gerçekleştirdik. Sonrasında bunu daha profesyonel bir seviyeye taşımak için arayışlarım sürdü. Bu süreçte şarkılarımı ve genel olarak müzikal tavrımı sınamak açısından önemli bir isim olan Aykut Gürel ile tanıştık.
Aykut Gürel herkesle çalışan bir prodüktör değil. Peki sizce sizde gördüğü ışık nedir?
Açıkcası müzikal bir ortaklığa girdikten sonra karşılıklı olumlu değerlendirmeler ya da iltifatlar pek onun tarzı değil, ki bu, sevdiğim yönlerinden. Bunun yanında, sürecin ileri aşamalarıyla ilgili şüpheye düştüğüm ya da kendimden emin hissetmediğim zamanlarda çalışmalarımızın potansiyeli konusunda güzel değerlendirmeleri oldu.
Açıkcası müzikal bir ortaklığa girdikten sonra karşılıklı olumlu değerlendirmeler ya da iltifatlar pek onun tarzı değil, ki bu, sevdiğim yönlerinden. Bunun yanında, sürecin ileri aşamalarıyla ilgili şüpheye düştüğüm ya da kendimden emin hissetmediğim zamanlarda çalışmalarımızın potansiyeli konusunda güzel değerlendirmeleri oldu.
Üç şarkılık bir mini albüm var elimizde. Nedir bu çalışmanın öyküsü? Şarkı seçimi ve hazırlık sürecinden bahseder misiniz?
Kısaca değindiğim gibi, 3 yıl kadar önce oluşturmuş olduğum şarkılardan 10 tanesini belirleyip bir taslak albüm oluşturduk. Aykut ile ortaklığa girdiğimizde, bu şarkılar ve sonradan oluşanlar içinden yaklaşık 6-7 taneye düşürdüm ve son 3 şarkıyı belirleme işini Aykut Gürel gerçekleştirdi. Bu şekilde mini albümün genel yapısını oluşturduk. Sonrasında Bodrum, İzmir, İstanbul üçgeninde kayıtlar ve düzenlemeler ile şarkılar son haline getirildi. Ülkenin gündemi nedeniyle bir süre uygun zamanı bekledik. Uygun zamanın gelmeyeceğini gördükten sonra , “görece” doğru zamanda yayını gerçekleştirdik.
Kısaca değindiğim gibi, 3 yıl kadar önce oluşturmuş olduğum şarkılardan 10 tanesini belirleyip bir taslak albüm oluşturduk. Aykut ile ortaklığa girdiğimizde, bu şarkılar ve sonradan oluşanlar içinden yaklaşık 6-7 taneye düşürdüm ve son 3 şarkıyı belirleme işini Aykut Gürel gerçekleştirdi. Bu şekilde mini albümün genel yapısını oluşturduk. Sonrasında Bodrum, İzmir, İstanbul üçgeninde kayıtlar ve düzenlemeler ile şarkılar son haline getirildi. Ülkenin gündemi nedeniyle bir süre uygun zamanı bekledik. Uygun zamanın gelmeyeceğini gördükten sonra , “görece” doğru zamanda yayını gerçekleştirdik.
Çıkış parçası “Birdenbire”nin sözlerinde buram buram yaşanmışlık var. Bir de sizden dinleyelim?
Birdenbire, büyük şair Orhan Veli’nin aynı adlı şiirini okurken etkilendiğim bir dize ile hikayesi başlayan bir şarkı: “Her şey birdenbire oldu”. Orhan Veli, bu şiirinde hayatın birçok yönü ile ilgili müthiş göndermeler içeren bir eser ortaya çıkarmış. Ben bu dizeyi kullanarak bir şarkı yapmaya çalıştım. İlk kez karşılaşan, sonrasında birleşen ve en sonunda ayrılan bir çiftin hikayesini yazmaya çalıştım. 3. kıta olan ayrılık bir türlü olmadı ve bu haliyle sonlandırdım ve çevremden de olumlu tepkiler alınca çıkış şarkısı olarak belirledik.
Birdenbire, büyük şair Orhan Veli’nin aynı adlı şiirini okurken etkilendiğim bir dize ile hikayesi başlayan bir şarkı: “Her şey birdenbire oldu”. Orhan Veli, bu şiirinde hayatın birçok yönü ile ilgili müthiş göndermeler içeren bir eser ortaya çıkarmış. Ben bu dizeyi kullanarak bir şarkı yapmaya çalıştım. İlk kez karşılaşan, sonrasında birleşen ve en sonunda ayrılan bir çiftin hikayesini yazmaya çalıştım. 3. kıta olan ayrılık bir türlü olmadı ve bu haliyle sonlandırdım ve çevremden de olumlu tepkiler alınca çıkış şarkısı olarak belirledik.
“Günlerden Öyle Bir Gün” şiirken şarkı olmuş bir çalışma sanırım?
Evet, Metin Altıok’un önemli eseri “Günlerden Öyle Bir Gün” de 1-2 kelimelik değişiklik yapıp besteleyerek ortaya çıktı. Bu naif, içten ve güzel bir hikaye içeren şiirin hakkını vermeye çalıştım.
Evet, Metin Altıok’un önemli eseri “Günlerden Öyle Bir Gün” de 1-2 kelimelik değişiklik yapıp besteleyerek ortaya çıktı. Bu naif, içten ve güzel bir hikaye içeren şiirin hakkını vermeye çalıştım.
İkinci klip gelecek olursa maxi single’daki diğer iki şarkıdan hangisine gelir? “Bitti” mi, “Günlerden Öyle Bir Gün” mü?
Muhtemelen “Günlerden Öyle Bir Gün”.
Muhtemelen “Günlerden Öyle Bir Gün”.
Albüm tanıtım süreci nasıl gidiyor?
İlk albüm olması nedeniyle, sektörde bilinirlik sağlarken bir taraftan da kitlesel ulaşımın yollarını araştırıyoruz. Umarım ikisini de başaracağız.
İlk albüm olması nedeniyle, sektörde bilinirlik sağlarken bir taraftan da kitlesel ulaşımın yollarını araştırıyoruz. Umarım ikisini de başaracağız.
Önümüzdeki dönemler için müzikal hedefleriniz neler? Henüz planlama aşamasında olan yeni çalışmalar var mı?
Albümde bulunan 3 şarkının da mümkün olduğunca fazla insana erişmesi öncelikli hedefimiz. Albümde yer almayan birkaç şarkımız üzerine sonraki çalışmalarımız için planlamamız mevcut. Bunun yanında yeni şarkılar oluşturmak için de çalışmalarım devam ediyor.
Albümde bulunan 3 şarkının da mümkün olduğunca fazla insana erişmesi öncelikli hedefimiz. Albümde yer almayan birkaç şarkımız üzerine sonraki çalışmalarımız için planlamamız mevcut. Bunun yanında yeni şarkılar oluşturmak için de çalışmalarım devam ediyor.
İleride cover’lamak istediğiniz üç şarkıyı sorsam? Sizin için özel anısı olan, kendinize sesinize yakıştırdığınız…
Böyle bir listeyi 3 şarkı ile sınırlandırırsak benim için çok zor bir sınav olur. Playlist’imdeki hemen gözüme çarpan 3 şarkıyı paylaşırsam:
Vazgeçtim - Söz: Sezen Aksu / Müzik: Ara Dinkjian
Benim Hala Umudum Var - Söz ve Müzik: Mazhar Alason
Razıysan Gel - Söz: Fatih Demir / Müzik: Selahattin Sarıkaya
Böyle bir listeyi 3 şarkı ile sınırlandırırsak benim için çok zor bir sınav olur. Playlist’imdeki hemen gözüme çarpan 3 şarkıyı paylaşırsam:
Vazgeçtim - Söz: Sezen Aksu / Müzik: Ara Dinkjian
Benim Hala Umudum Var - Söz ve Müzik: Mazhar Alason
Razıysan Gel - Söz: Fatih Demir / Müzik: Selahattin Sarıkaya
Son olarak: Bu aralar kafanızı en çok meşgul eden şey nedir?
Üzerine çalıştığım ve uzun süredir bitiremediğim bir şarkı... Umarım 2016’da bitirebilirim :-)
Üzerine çalıştığım ve uzun süredir bitiremediğim bir şarkı... Umarım 2016’da bitirebilirim :-)