21 sene geçti üzerinden o kara günün. Hala unutamadım, hala konuyla alakalı bir haber okuduğumda dizlerim titrer, bazen gözlerim dolar, bazen kaçıp saklanmak isterim. 10 yaşındaydım bu olay olduğunda, kimseye anlatamamıştım, sadece odama kapanıp ağlamıştım. 21 sene sonra görüyorum ki aslında ben şanslıymışım. Sonu ölüme kadar gidenler var…
Daha küçücük, 10 yaşında bir kızken yan evde oturan komşumuzun kızıyla oynamaya gitmiştim. Evin bahçesindeki bekçi, ismi Ayla olan komşu kızının bir yere kadar gittiğini, hemen geleceğini, istersem onun odasında bekleyebileceğimi söylemişti. Teşekkür edip Ayla’nın odasına geçmiştim. İkimizin de annesi beraber oynayalım diye bir sürü oyuncak alırdı bize ve oyuncaklarımızın birçoğunu ortak kullanırdık. 10 dakika bekledikten sonra evin bekçisi odaya geldi. Arkasından kapıyı kilitledi. Ne olduğunu anlayamadım ama korkmaya başladım. Sonuçta çok da tanımadığım bir adam beni odaya kilitlemeye kalkıyordu. Sonra bana sessiz olmamı söyledi ve evde kimsenin olmamasını fırsat bilerek erkeklik organını çıkarıp bana gösterdi. Yaşadığım şoku asla unutamam. 40'lı yaşlarındaki bu kocaman, evli olduğunu bildiğim adamın bana doğru yaklaşmasına anlam verememiştim.
Bir süre debelendikten sonra bana boşuna bağırmamamı, Ayla’nın annesi ve babasıyla beraber bir aile yemeğine gittiklerini, gece 10’dan önce gelmeyeceklerini söyledi. Hiç durmadan ağlıyordum, çırpındıkça çırpınıyordum. Küçücük ellerimi tutup bacak arasına doğru götürüyordu, kurtulamıyordum ellerinden. Bacaklarıma dokunuyordu, bense onu tekmelemeye çalışıyordum. O korkunun verdiği kuvvetle onu iyice tekmeleyip, ellerini ısırıp odadan kaçmayı başardım. Dudağım kanıyordu bana vurduğu tokattan dolayı. Saçım başım dağılmıştı. Hemen kendi evimizin bahçesine koşup her zaman saklambaç oynarken beni kimsenin bulamadığı, kendi hazırladığım yere sığındım ve 1 saat kadar orada ağladım. Kimseye söyleyemeyeceğimi biliyordu. Namazında niyazında, ağzından düşürmediği Allah’ıyla tanınırdı. Kimse ondan zarar gelmeyeceğini düşünürdü. Ama bana verdiği zararı yıllarca ruhumdan atamadım. Sokakta tek başıma dolaşamaz olmuştum. Ayla’yı her zaman bize çağırırdım onlara gitmemek için. Yıllar sonra üniversite zamanlarında aldığım yardımlarla atabildim bunu üzerimden ama insan bir kere kötü bir olay yaşayınca her benzer olayı duyduğunda o güne geri dönüyor sanki.
Benim kız başıma, daha 10 yaşındayken Ayla’ların evinde ne işim vardı? Oynamaya mı gitmiştim gerçekten? Peki ya, o kızın gece 3’te “kız başına” Bağdat Caddesi’nde ne işi vardı? Evet, geçtiğimiz günlerde İstanbul Bağdat Caddesi’nde gerçekleşen tecavüz olayından ve bu olayın ardından bir kısım insanın (!) tecavüzü meşrulaştırmak için uydurmaya kalkmadığı gerekçelerden bahsediyorum. Arkadaşlarıyla eğlendikten sonra evine dönüyor olamaz mıydı? Hava güzel diye mini etek giymiş olamaz mıydı? Peki, neden hep kadınların başına böyle olaylar geliyor? Siz hiç bir erkeğe tecavüz eden bir kadın veya eşcinsel bir erkek duydunuz mu? Ben duymadım! Tecavüze yeltenen, tecavüzü aklının ucundan bile geçiren bütün heteroseksüel erkeklerin erkekliği batsın!
Benim kız başıma, daha 10 yaşındayken Ayla’ların evinde ne işim vardı? Oynamaya mı gitmiştim gerçekten? Peki ya, o kızın gece 3’te “kız başına” Bağdat Caddesi’nde ne işi vardı? Evet, geçtiğimiz günlerde İstanbul Bağdat Caddesi’nde gerçekleşen tecavüz olayından ve bu olayın ardından bir kısım insanın (!) tecavüzü meşrulaştırmak için uydurmaya kalkmadığı gerekçelerden bahsediyorum. Arkadaşlarıyla eğlendikten sonra evine dönüyor olamaz mıydı? Hava güzel diye mini etek giymiş olamaz mıydı? Peki, neden hep kadınların başına böyle olaylar geliyor? Siz hiç bir erkeğe tecavüz eden bir kadın veya eşcinsel bir erkek duydunuz mu? Ben duymadım! Tecavüze yeltenen, tecavüzü aklının ucundan bile geçiren bütün heteroseksüel erkeklerin erkekliği batsın!