Özellikle son yıllarda her televizyon kanalında türeyen magazin programlarından sonra müzikte kavram karmaşası yaşandığını düşünüyorum. Daha yeni albümünü çıkarmış ve piyasaya yeni girmiş bir şarkıcıya hemen sanatçı deniliyor mesela. Sezen Aksu gibi şu ülkedeki en büyük sanatçılardan birisi bile sanat yapmadığını iddia ederken hemen herkese “sanatçı” denmesinin biraz yanlış olduğu kanısındayım. Peki, kimdir şarkıcı, kimdir sanatçı, kimdir yorumcu?
Sanatçı mertebesine ulaşabilmek için öncelikle bir şeyler üretmek gerekiyor. Tabii bu, başkalarından alınan şarkıların başarısız yorumlarından ibaret olan bir albüm üretmek manasına gelmiyor. Şarkı yazmak, bestelemek, düzenlemesine katkıda bulunmak, müzik adına bir şeyler yapmak ve ileride de dinleyebileceğimiz nitelikte altı dolu bir şeyler yapmak gerekiyor. Buna pop müzikte en güzel örnek elbette ki Sezen Aksu. Eğer rock müzikten de bir örnek verecek olursak bu isim tabii ki Şebnem Ferah. Ayrıca, çok fazla şarkı yazıp bestelemeseler de Aşkın Nur Yengi ve Sertab Erener de birer sanatçıdır. Hem de sağlam sanatçılardır. Çünkü alt yapıları çok güçlü, zaten muhteşem olan seslerini çalışmaları, deneyimleri ve yetenekleriyle birkaç tık daha üste taşımayı başarmış isimlerdir.
Sanatçı mertebesine ulaşabilmek için öncelikle bir şeyler üretmek gerekiyor. Tabii bu, başkalarından alınan şarkıların başarısız yorumlarından ibaret olan bir albüm üretmek manasına gelmiyor. Şarkı yazmak, bestelemek, düzenlemesine katkıda bulunmak, müzik adına bir şeyler yapmak ve ileride de dinleyebileceğimiz nitelikte altı dolu bir şeyler yapmak gerekiyor. Buna pop müzikte en güzel örnek elbette ki Sezen Aksu. Eğer rock müzikten de bir örnek verecek olursak bu isim tabii ki Şebnem Ferah. Ayrıca, çok fazla şarkı yazıp bestelemeseler de Aşkın Nur Yengi ve Sertab Erener de birer sanatçıdır. Hem de sağlam sanatçılardır. Çünkü alt yapıları çok güçlü, zaten muhteşem olan seslerini çalışmaları, deneyimleri ve yetenekleriyle birkaç tık daha üste taşımayı başarmış isimlerdir.
Yeni nesile bakacak olursak bu kategoriye koyabileceğimiz Sıla ve Deniz Seki var. Genel olarak kendi şarkılarını okuyan ve bunu büyük bir başarıyla gerçekleştiren bu isimler geleceğin sanatçılarıdır. Böyle isimler varken elbette ki daha ilk albümünü çıkarmış şarkıcılara “sanatçı” demeye dilim varmıyor; ama bu sıfat öyle isimler için kullanılıyor ki artık içinin biraz boşaldığını düşünüyorum. Şarkı söylemek de elbette bir sanattır ama düzgün şarkı söyleyen insanlara da “yorumcu” denir. Yorumcu olarak aklıma gelen ilk isimler ise Nilüfer, Işın Karaca ve Yonca Lodi. Nilüfer’in yorumuna zaten laf söylemek hiçbirimizin haddine değil. Işın Karaca’nın ne kadar iyi bir ses olduğunu dinlediğimiz her şarkıda zaten hissedebiliyoruz. Özellikle ‘Yetinmeyi Bilir Misin’ şarkısında şarkı yorumlama yeteneğinin zirvesine çıkan Işın Karaca’nın yine bu şekilde vurucu ve kalıcı şarkılar yapmasını diliyorum. Yonca Lodi derseniz, onun da ne kadar sağlam bir yorumcu olduğunu tartışmaya gerek yok. Çünkü Yonca Lodi hangi şarkıyı okursa okusun sağlam ve doğru okuyacağı kesin bir şey.
Mesela her magazin programında Demet Akalın’dan sanatçı diye bahsediliyor. Demet Akalın bir sürü albüm çıkarmış olabilir, sesini inanılmaz geliştirmiş ve artık düzgün şarkı söylemeyi öğrenmiş olabilir. Ama sanatçı mertebesine ulaşmak için daha çok yol kat etmesi gerekiyor. Peki, bu Demet Akalın’ı başarısız mı yapar? Elbette ki hayır! Demet Akalın, çok çok iyi bir şarkıcı ve pop müzikte sağlam adımlarla ilerlemiş ve tarihteki yerini alacak bir şarkıcı. Popüler müziğin bu kadar magazinleşmesinden ve müzik yapan insanların hayatlarının didik didik edilmesinden dolayı insanların kafasındaki bu kavramların biraz anlam kaymasına uğradığı doğrudur. Ama yine de kelimelere hak ettikleri yeri ve değeri vermeliyiz. Bu sebeple önümüze gelen herkese “sanatçı” demememiz gerekiyor.
Zaman geçtikte bazı kelimelerin anlamları, ifade ettiği şeyler değişiyor ve bu kelimeleri farklı kullanım alanlarında görmeye alışıyoruz. Ama ne olursa olsun sanat asla değerinden bir şey kaybetmeyecek ve gerçekten sanat yapan insanlar bu sıfatı omuzlarında belki biraz daha ağır bir şekilde taşıyacaklar. Gerçek sanat insanların gözünde günden güne daha geniş bir çerçeveye otururken, bu çerçevenin daha da genişlememesi ve sanata zarar gelmemesi adına kişilere verdiğimiz sıfatlara dikkat etmeliyiz.
Zaman geçtikte bazı kelimelerin anlamları, ifade ettiği şeyler değişiyor ve bu kelimeleri farklı kullanım alanlarında görmeye alışıyoruz. Ama ne olursa olsun sanat asla değerinden bir şey kaybetmeyecek ve gerçekten sanat yapan insanlar bu sıfatı omuzlarında belki biraz daha ağır bir şekilde taşıyacaklar. Gerçek sanat insanların gözünde günden güne daha geniş bir çerçeveye otururken, bu çerçevenin daha da genişlememesi ve sanata zarar gelmemesi adına kişilere verdiğimiz sıfatlara dikkat etmeliyiz.