Bence şarkı sözü yazmak teknik bir meseleden çok bir duygu işidir. Elbette ki bir şarkı sözünün, bestelenebilmesi açısından bir matematiği olmak zorunda ama eğer bu sözler duygu barındırmıyorsa, hiçbir zaman kalıcı olamaz. Duygu ise yaşanmışlıklardan gelir ve bu da birçok duygunun altından bir anının, bir hikâyenin çıkacağını gösterir. Bazı şarkıların bilinen, bazılarının ise çok da bilinmeyen hikâyeleri vardır. Birçok şarkı aşk, ayrılık acısı, ilişkiler konusunu işlerken nispeten az da olsa sosyal, politik konuları işleyen şarkılar da yok değildir.
Özellikle büyük söz yazarlarının, şarkıları kim veya ne için yazdıkları her zaman için merak konusu olmuştur. Hayatları didik didik edilen ve her şarkı sözünün altında bir şey aranan söz yazarları bazı şarkılarının hikâyelerini dinleyicilerle zaman zaman paylaşıyorlar. Baktığımız zaman bir şarkının yazım kısmında bir şeylerden etkilenmek şarkıyı tamamen başka bir yere taşıyor ve şarkılar daha değişik bir anlam kazanıyor. Şarkıları kendi hikâyeleriyle özdeşleştiren veya yaşadıkları olayları bir şarkıyla anlatmaktan keyif alan dinleyicilerin sayısı da az değil. Ben de bu haftaki yazımda sizlere beni etkileyen 3 şarkının, ardındaki gizli hikâyelerini anlatmak istiyorum.
Özellikle büyük söz yazarlarının, şarkıları kim veya ne için yazdıkları her zaman için merak konusu olmuştur. Hayatları didik didik edilen ve her şarkı sözünün altında bir şey aranan söz yazarları bazı şarkılarının hikâyelerini dinleyicilerle zaman zaman paylaşıyorlar. Baktığımız zaman bir şarkının yazım kısmında bir şeylerden etkilenmek şarkıyı tamamen başka bir yere taşıyor ve şarkılar daha değişik bir anlam kazanıyor. Şarkıları kendi hikâyeleriyle özdeşleştiren veya yaşadıkları olayları bir şarkıyla anlatmaktan keyif alan dinleyicilerin sayısı da az değil. Ben de bu haftaki yazımda sizlere beni etkileyen 3 şarkının, ardındaki gizli hikâyelerini anlatmak istiyorum.
Şebnem Ferah | Deli Kızım Uyan
Şebnem Ferah’ın ablası hastadır. Hastalığının durumu o kadar ağırlaşmıştır ki artık yaşamsal özelliklerini bir bir kaybetmeye başlamıştır. Hastalığının son evresine geldiği zaman da durumu iyice kötüleşmiştir ve artık bitkisel hayattadır. Ve daha yıllar boyu bitkisel hayatta kalacak ablası için “Deli kızım uyan, söylenenler yalan…” şeklinde devam eden bir şarkı yazar. O dönemde hali hazırda Sezen Aksu’nun vokalistliğini yapan Şebnem Ferah, Aksu’ya bestelerini gösterir ve Aksu kendisine söz yazarlığı konusunda fikirler vererek şarkı sözlerini tekrardan düzenler. Daha sonra Şebnem Ferah’ın bestesiyle bu sözler 1996 tarihli ilk Şebnem Ferah albümü olan ‘Kadın’da yerini bulur. Şebnem Ferah’ın ablası Aycan Ferah 1998 yılında iyice zayıf düşmüş kalbini sonsuzluğa teslim eder.
Sezen Aksu | Güllerim Soldu
O zamanlar Müjde Ar ve Mehtap Ar henüz çok küçüklerdir. Anneleri Aysel Gürel, eşinden boşandıktan sonra kızlarına tek başına bakmak zorundadır. Fakat o zamanlar, çok yoğun şekilde çalışmaktadır ve şehir dışına gittiği turnelere kızlarını da götürmektedir. O zamanlar ülkede her şey sıkı denetlendiği için kızlarını sandıklara saklayıp gören olunca da “Onlar bizim cücelerimiz” demektedir. Ama tabi ki yıllar geçer ve kızları büyür. Müjde ve Mehtap artık sandıklara sığmamaktadırlar ve Aysel Gürel turneye giderken kızlarını evde bırakmak zorunda kalır. Bir gün yine turneye çıkarken arkasından ağlayan kızlarına veda ederken “Güllerimi bıraktım kaldırımda” der. Yıllar sonra bir gün Sezen Aksu’yla beraber turneye çıkarken bu durumu Aksu’ya anlatır ve Aksu çok duygulanır. Ardından da “Güllerim soldu kaldırımlarda, gonca yüklü dallarıma ayaz vurdu…” şeklinde giden sözleri yazar.
Tarkan | Sevdanın Son Vuruşu
Aysel Gürel artık sonsuzdur. Nişantaşı’nda oturduğu evi kapatmak Müjde Ar için çok zordur, çok ağlar ve eve doğru düzgün bir daha giremez. Evi toplama işi Mehtap Ar’a kalır. Uzun bir süre sonra acıları hiç dinmeyecek olsa da biraz hafiflemiştir ve evi kiraya vermeye karar verirler. Evin yeni kiracıları eve yerleşirken banyoda kalmış bir diş fırçasına sarılı kâğıtta bir şarkı sözü bulurlar. Tesadüf olur ya yeni kiracılar Tarkan’ın arkadaşlarıdır. Hemen şarkı sözünü Tarkan’a ulaştırırlar ve Tarkan sözlerden çok etkilenir. Arkadaşı Müjde Ar’ı arayarak durumu anlatır ve Müjde Ar da “O söz sana gelecekmiş zaten. Sen bestele ve söyle lütfen” der. Tarkan şarkı sözünü besteler ve o sıralarda zaten hazırlamakta olduğu albümün çıkış parçası olarak seçer ve şarkı tüm listeleri alt üst ederek Tarkan’ı adeta yeniden doğurur. Şarkının sözleri Aysel Gürel’in şairliğinin en güzel örneklerinden birisidir: “Ardından acıtacak bir tek söz söylemezdim, ben hiç hak etmedim ki böyle unutuluşu…”
Şarkılar hikâyeleriyle daha bir evrilir ve yerlerine oturur. Büyük şairlerin yaşantılarından kesitleri her zaman için sözlerinde hissederiz. Kendi hayatımıza, yaşadıklarımıza o veya bu şekilde benzerlik gösteren sözlerse bizim için unutulmayacaklar listesinde yer alır. Eğer siz de şarkı sözlerine önem veren bir müzik dinleyicisiyseniz şarkıların hikâyelerini öğrenmek sizi daha çok etkileyip sevdiğiniz şarkılara daha çok yakınlaştıracaktır. Daha nice şarkılara ve nice hikâyelere…